İSTANBUL - ŞİLE - AĞVA

Şile festivali, denizi, plajı, tarihi yerleri ve mavi yeşil doğası ile tam turizm merkezidir. Kısaca Şile'den bahsetmek gerekirse;
<><><><><><>
<>
<><><><><><>
ŞİLE FENERİ
ŞİLE FENERİ

ŞİLE FENERİ
Şile feneri dünyanın en büyük 3.feneridir. Şuanda dünyada çalışan, hala faaliyeti sürdürüp hizmet veren en büyük 2. fenerdir. 2008 yılında Şile Fenerinin 150.yılı kutlanacaktır.

Türkiye'nin de en büyük feneri olan Şile Feneri her 15 saniyede bir çakmaktadır. Karadenizin hırçın dalgalarıyla boğuşan gemilere yön bulmalarında yardımcı olan fenerin ışığı 60 km uzaktan görülebilmektedir. Denizcilik İşletmelerine ait olan fenerin alt katı geçen sene müze haline getirilmiştir.
Fenerin üst kat kule bölümüne çıkmaya izin verilmekmektedir. Dar merdivenlerden oluşan kule çıkışı 5 kattır. Temmuz ve ağustos aylarında gündüzleri fenerin merceklerinin etrafına beyaz perde gerilmektedir. Sıcaklıktan dolayı aşırı derecede ısının mercekler camların patlamasına neden olabilir.



Fener hem manuel hemde otomatik olarak çalışabilen sisteme sahiptir. Bu sistem fenere sonradan teknolojinin gelişmesiyle eklenmiştir.

Fenerlerin özelliklerinden birisi o köhne ve esrarengiz havaya sahip olmalarıdır. Şuan fenerde bulunan görevli memurdan birçok yaşanmış anı dinleyebilirsiniz. Şile Fenerinin küçük birde bahçesi bulunmaktadır. Rengarenk çiçeklerin açtığı bahçede eski büyük mercekler sergilenmektedir. Yıllardan beri siyah-beyaz olarak boyanan fenerin kule bölümünde birde balkon bulunmaktadır. Balkona çıktığınızda tüm Şile manzarasını 360 derece görebilmeniz mümkündür.

Haftaiçi pazartesi günleri haricinde saat 10:00 ile 16:00 arasında ziyarete açık olan fenerin alt kat müze bölümünde küçük - büyük bir çok fener görme şansınız olacaktır. Hatta seneler önce dedelerinizin - babannelerinizin evlerinde kullandığı lüküsleride yakından inceleme imkanını bulacaksınız.

ŞİLE BEZİ FESTİVALİ
Şile'nin bilinen dünyaca ünlü her sene düzenli yapılan festivalede ismini veren bir başka yönüde şile bezidir.Tarih sayfalarına Şile adını altın harflerle yazdıran Şile bezi, günümüzde varlığını zor şartlarda sürdürmektedir. Fabrikalarda dokunarak üretilmeye başlanan Buldan bezi nedeniyle; Şile bezi dokuyan el tezgahları bir bir ortadan kaybolmuştur. Yakın tarihimizde Şile'nin Bozgaca köyüne kurulan dokuma fabrikası yine ekonomik nedenden varlığını sürdürememiştir. Eski Şile evleri birbirinden güzel ahşaptan imal edilirken, giriş katları toprak zeminli çeşitli kullanımlar için boş bırakılırdı. Yaz aylarında alt katlar serin olduğu için kına geceleri, düğün eğlenceleri tertiplendiği gibi, Şile bezi dokuyan el tezgahlarının faaliyet gösterdikleri mekanlar olmuştur.

Bilindiği gibi Şile bezinin özü pamuklu ipliktir. Yıllar önce PAPAZ'lı, İngiliz diye iki çeşit pamuk ipi ham olarak çeşitli yollardan, bez dokuyan insanların hizmetine sunuluyordu. Dört köşe paketler halinde satılan pamuk iplikleri 36, 40, 48 burumlu idi. Bir burumdan 5 kelep iplik çıkıyordu.

PAPAZLI, İNGİLİZ marka pamuk ipinin bez haline gelmesi için, değişik işlemlerden geçiyordu. Paketlerden burumlar alınır, Kelepler ayrılır, iki elin yardımıyla Kelepler açılır, bir kazanda kaynayan undan yapılan çorba kıvamında çiriş ismi verilen sıvıya daldırılır. Kaynayan çiriş içinde Kelepler iyice karıştırılır, çiriş soğumaya alınır, ılık hale gelince Kelepler çiriş içinden çıkarılır, iki el yardımıyla çırpılır daha önce hazırlanan pamuk sırıklarına asılırdı.







ŞİLE RESİMLERİ